Mandalinyo Yeni Nesil Kültür-Sanat-Eğlence Platformu
İnsanoğlunun varoluşundan itibaren hissettiği duygulardan biri aşktır. Tarihi değiştiren, milyonlarca insanların kaderine etki eden olaylar bazen tek bir aşkın ceremesiyle başlar. Hal böyle olunca sinemanın doğuşundan itibaren en gözde olan duygulardan biri de aşktır. Bugünkü konumuz, komedi ekleyince romantik komedi, hüzün ekleyince drama haline bürünen ve seyircinin izlemekten en fazla keyif aldığı dallardan biri olan aşk filmleri.
Listemizdeki filmlerin birçoğu izlerken sizi fazlasıyla duygulandıracak belki de ağlatacaktır. Öncelikle bunu söylemekte fayda var. Fakat aşkın da güzel tarafı bu değil midir zaten? Her şey iyi giderken bir anda göz yaşlarınızı akıtabilir. Tabi ki hepiniz bugüne kadar birçok aşk filmini izlemiş, bu filmlerle ağlamış veya gülmüşsünüzdür. Listemizde yer alan filmlerden izlemedikleriniz varsa kesin olarak izlemenizi öneririz. Gelin öyleyse karışık olarak tasarlanmış en iyi aşk filmleri yazımıza listemizin ilk filmiyle başlayalım.
Titanic
Yapım Yılı: 1997
IMDB Puanı: 7,8
Sadece aşk konulu filmlerin değil, tüm zamanların gelmiş geçmiş en iyi filmlerinden biriyle listemize başlıyoruz. James Cameron’ın yönettiği ve Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet’ın başrolde yer aldığı Titanic’te, Liverpool’dan New York’a gitmek üzereyken buz dağına çarpıp batan Titanic isimli gemideki Jack ile Rose’un devaşa aşkına tanıklık ediyoruz. Halâ izlemediyseniz ne duruyorsunuz?
Amelie
Yapım Yılı: 2001
IMDB Puanı: 8,3
Gelmiş geçmiş en iyi Fransız filmlerinden biri olan Amelie’yi izlerken müzikleri de sizi fazlasıyla etkileyecek. Jean-Pierre Jeunet’in yönettiği filmde hayatını yardıma muhtaç insanlara yardım etmek için adayan güzeller güzeli sevimli Amelie’nin, günün birinde herkese yardım ederken kendi yalnızlığını fark etmesiyle olaylar gelişir. Ulaşabildiği her insana yardım eden Amelie’nin yalnızlığıyla yüzleşmesinden itibaren başına gelen olaylar, hem komik hem de dramatik bir şekilde sizi etkileyecek.
American Beauty
Yapım Yılı: 1999
IMDB Puanı: 8,4
Kevin Spacey’in harikalar yarattığı Oscar adayı filmde, orta yaşlı bir adamın içinde bulunduğu psikoloji ve rutinlerden sıkılıp hayatına yeni bir heyecan katmak istemesi işlenir. Eşi artık kendisine çekici gelmeyen Lester, 16 yaşındaki kızının bir arkadaşından hoşlanmaya başlar ve aralarında cinsel olaylar gerçekleşir. Filmde bu ikilinin aşkı hem psikolojik hem de dramatik bir şekilde işleniyor. Son yılların en iyi filmlerinden biri olan Amerikan Güzeli’ni kesinlikle izlemenizi öneriyoruz.
Eternal Sunshine of The Spotless Mind
Yapım Yılı: 2004
IMDB Puanı: 8,3
Hem Jim Carrey gibi bir yıldızı hem de Kate Winslet’ı kadrosunda bulunduran, son yılların en güzel aşk filmlerinden biri olan Sil Baştan’la listemize devam ediyoruz. Filmde ayrıldığı sevgilisiyle hatıralarını silmek için bir kliniğe başvuran Joel’in hafızasından o anların silinmesi esnasında flashback yaparak geçmişe gideriz ve ilişkilerini seyrederiz. Fazlasıyla romantik ve güzel olan böylesine bir ilişkinin gözler önünde silinmesi sizi her ne kadar duygulandıracak olsa da, böyle bir ilişkinin var olmuş olduğunu bilmek bile size keyif verecek.
The Notebook
Yapım Yılı: 2004
IMDB Puanı: 7,9
Hollywood’da aşk filmlerinin aranan adamı Ryan Gosling ile güzeller güzeli Rachel McAdams’ın beraber oynadığı fazlasıyla duygusal ve dramatik bir film… Filmde Rachel McAdams’ın canlandırdığı Allie karakterinin, tatil esnasında gittiği kasabada Duke isimli genç ve yakışıklı bir adamla yakınlaşmasını seyrediyoruz. Yıllar sonra yaşlanmış olan Duke’un tozlanmış bir not defterini açması ve geçmişi okumasıyla bu iki gencin yaşadığı romantik aşkın kalıntıları sizleri fazlasıyla etkileyecek. Ayrıca film en iyi öpüşme sahnesi dalında da ödül kazanmıştır. Böyle bir ödül alan aşk filminin kötü olma ihtimali yok tahmin edersiniz ki 🙂
La Leggenda Del Pianista Sull’oceano
Yapım Yılı: 1998
IMDB Puanı: 8,1
Usta yönetmen Giuseppe Tornatore tarafından yönetilen film tam anlamıyla bir romantik dram müzikalidir. Sıradan ve rutin bir hayatı olan Danny Boodman’ın bir gece tesadüfen bulduğu bir kutuyu açmasıyla hayatının değişmesi filmin asıl konusudur. Açtığı kutuda bir bebek bularak şok olan Danny mecburen onu büyütecek ve onunla bir baba kız ilişkisi kuracaktır. Filmde kızına Novecento ismini veren Danny’nin kızı zamanla piyano çalmaya başlayacak ve dünyanın en iyi piyanistlerinden biri olacaktır.
Faa Yeung Nin Wa
Yapım Yılı: 2000
IMDB Puanı: 8,1
Film yasak bir aşkın zamanla meşrulaşmasını anlatıyor. 1960’lı yıllarda Hong Kong’da geçen filmde gazeteci olan Chau ile kapı komşusu Li Chun arasında geçen umutsuz aşk konu edilir. Aynı apartmanda yaşayan ve ikisi de evli olan Chau ve Li Chun zamanla birbirlerine karşı bir şeyler hissetmektedir. Bu ikilinin birbirlerine olan yakınlaşmasından ikisi de rahatsız olmaktadır. Çünkü ikisi de eşlerine olan sadakatinden ötürü bir adım ileri gidemez. Fakat bir süre sonra Chau ve Li Chun’un eşlerinin birbirleriyle beraber olmasının ortaya çıkmasıyla bu ikisinin yasak aşkı artık meşrudur.
The Curious Case of Benjamin Button
Yapım Yılı: 2008
IMDB Puanı: 7,8
David Fincher tarafından yönetilen ve Brad Pitt ile Cate Blanchett’in kadrosunda bulunduğu film fantastik romantik sevenler için kesin izlenilmesi gereken bir filmdir. Filmde İkinci Dünya Savaşı’nın bitmesiyle terse işleyen bir saat takan Benjamin Button’ın hayatının diğer insanlardan farklı olarak bebeklikten yaşlılığa değil de yaşlılıktan bebekliğe doğru işleyişi anlatılır. Hayatının aşkıyla tanışan ve aynı anda gençliklerini yaşayan Benjamin Button’ın hayatı, sevgilisi yaşlanırken onun kucağında bir bebeğe doğru ilerler.
The Unbearable Lightness of Being
Yapım Yılı: 1988
IMDB Puanı: 7,4
Milan Kundera’nın aynı isimli kitabından uyarlanmış yayınlandığı dönemin ilgisini çekmiş olan bir yapım olmayı başarmıştır. Hikayemizin temel konusu 1986 yılında SSCB’nin Çekoslovakya’yı işgal etmesi üzerinden üç karakterin birleşen hayatlarıdır aslında. Başarılı ve bir o kadar çapkın olan beyin cerrahı Tomas’ın işgal öncesi özgür düşünce ortamında yazdığı bir makalenin hayatını nasıl tepetaklak ettiğini görmekteyiz. Bu olayların yanı sıra, iki kadın karakterimiz de cerrahımızın hayatı çevresinde hikayeye dahil oluyor. Gerçi bir çok kadınla ilişkisi olan Tomas’ın hayatı, bir taşra kızı olan Tereza’nın hayatına girmesiyle tamamen değişir. Karakterine tamamen zıt olsa da, kadının masumluğuna kapılan Tomas Terezayla evlenir. Fakat asla sadık kalamaz. Bunun yanında Tomas ile arasında farklı bir bağ olan ve Tereza’dan önce de Tomas’ın hayatında olan gizemli sanatçı Sabrina’da bu olayla birlikte ikilinin hayatındaki üçüncü kişi yerini alır. Bu cinsellik ve çekim üçgeni ve gelişen olaylar çevresinde bambaşka konuları birlikte işleyen, gerçekten süresinin uzunluğunu hissetmeyeceğiniz mükemmel bir başyapıt. Çek sineması için de önemli bir film olan Var Olmanın Dayanılmaz Hafifliği’nde, başrolde 3 Oscarı bulunan Daniel Day Lewis’ı görmekteyiz. Bunun yanı sıra Juliette Binoche ve Lena Olin de Daniel’a bu filmde eşlik ediyor. Muhakkak izlemeniz gereken filmler listesine kesinlikle alınmalı diyebilirim.
English Patient
Yapım Yılı: 1996
IMDB Puanı: 7,4
Sırada, 1997 yılı Oscarlarını silip süpüren bir yapım var. Etkileyici bir romantik savaş dönemi filmi diyebiliriz. Michael Ondaatje’nin eserinden uyarlanmış olan bu yapım dünya çapında dikkat çekmiş bir yapım olmayı başarmıştır. Hikayemiz, izleyenleri 2. Dünya Savaşı dönemine götürüyor. Afrika’da savaş öncesinde görevlendirilen harita ekibiyle ve çöl yaşamıyla başlayan film, ekibe bir kadın ve eşinin gelmesiyle bir aşk ve ihanet hikayesine dönüşüyor. Etkileyici bir romantik film olan İngiliz Hasta sizi duygudan duyguya sürükleyebilecek senaryosu, olayların birbiriyle mükemmel bir akıcılıkla bağlanmış olması size tekrar izleyeyim dedirtecek nitelikte.
Pride and Prejudice
Yapım Yılı: 2005
IMDb Puanı: 7,8
Jane Austen tarafından yazılan birçok kez uyarlanan Gurur ve Önyargı, Joe Wright tarafından beyaz perdeye taşındı. Film, Austen’in kaleme aldı 5 kız kardeşin hikayesini konu alıyor. Jane, Elizabeth, Mary, Kitty ve Lydia isimli bu beş kardeş İngiltere’nin sakin bir kasabasında huzurlu bir hayat sürer. Dönemin en zengin adamlarından Bingley’in kasabaya gelmesi ile ailenin hayatı alt üst olur. Anneleri, Bay Bingley ve Darcy’nin kızları için uygun bir eş olabileceğini düşünür. İlk adım ise Jane’den etkilenen Bay Bingley’den gelir. Farklı karakterlere sahip kız kardeşler, Bingley malikanesinde dokunaklı bir öykü yaşar. Gurur ve Önyargı, gururla aşk arasında kalan dramatik bir aşka ev sahipliği yapar. Sevilen uyarlamanın başrolünde Keira Knightley ve Matthew Macfadyen başroldedir.
Call Me By Your Name
Yapım Yılı: 2017
IMDb Puanı: 7,9
2017 Akademi Ödülleri’ne damgasına vuran Luca Guadagnino filmi Call Me By Your Name, Dünya çapında büyük ses getiren Andre Aciman kitabından uyarlandı. Film, etkileyici bir aşk hikayesinin yanı sıra izleyiciye müthiş bir İtalya deneyimi yaşatmaktadır. Yarı Amerikalı, yarı İtalyan Elio, akademisyen babası nedeniyle yazlarını İtalya’daki tarihi villada geçirmektedir. Sanatla iç içe bir yaşam süren genç Elio, bu rüya şehirde babasının Amerikalı doktora öğrencisi Oliver’la tanışır. Henüz 17 yaşındaki Elio, aşkı yeni keşfettiği dönemde kendini ve cinselliğini de Oliver ile keşfedecektir. Elio karakterine hayat veren Tmithee Chalamet, başarılı performansı büyük çıkış yaptı.
Shakespeare in Love
Yapım Yılı: 1998
IMDb Puanı: 7,1
Shakespeare in Love, 1590’ların Londra’sında dinlemeye değer bir öyküyü anlatıyor. Tarihi oyunlara imza atan ünlü yazar William Shakespeare, üstlerinin baskısı nedeniyle durgun bir dönemine girmiştir. Bu tıkanıklıktan kurtulmaya çalıştığı depresif bir döneminde Viola ile tanışır. Genç kadın, William’ın hayatına renk getirmekle kalmaz, ünlü yazara hayatının en iyi oyunlarını yazması için ilham verir. John Madden’ın yönettiği ve Gwyneth Paltrow’la Colin Firth’in başrolü paylaştığı film 7 dalda Oscar ödülünün sahibi oldu.
La La Land
Yapım Yılı: 2016
IMDb Puanı: 8,0
Aşkın müzikle birleştiği filmlere son zamanlarda çok sık rastlanmıyor. Müziği filmlerine ustaca yerleştiren Damien Chazelle, genç yaşına rağmen bir kez daha Oscar’a aday olan filme imzasını atıyor. Caz müzisyeni Sebastian, hayallerinin peşinden koşarken yolu Mia ile kesişir. Mia, oyuncu olmaya çalışan tutkulu bir garsondur. İkili kısa sürede hayallerine ve birbirlerine kenetlenir. Ancak hayatın, Sebastian ve Mia için farklı planları vardır. Dans ve müzik sekansları ile büyük ses getiren film, Damien Chazelle’in Oscar’ın kıyısından dönen ikinci filmi oldu. Başrolde, ekran önünde birçok kez beraber gördüğümüz Ryan Gosling ve Emma Stone yer alıyor.
Her
Yapım Yılı: 2013
IMDb Puanı: 8,0
Bağımsız filmler denilince ilk akla gelen oyuncu, çiçeği burnunda Joker Joaquin Phoenix oluyor. Sıra dışı bir hikayeyi anlatan bu Spike Jonze filminde Joaquin Phoenix, Theodore isimli yalnız bir adamı canlandırıyor. Gelecekte geçen bu filmde Theodore, artık nostaljik bir iletişim yolu olan mektuplara cevap yazarak para kazanmaktadır. Yeni tanıtılan yapay zeka işletim sistemleri, insanların arasına karışmaya başlar. Theodore, hayattan ümidini kestiği dönemde Samantha isimli işletim sistemiyle samimiyeti ilerletir. Hayat hakkında her şeyi paylaşan ve birbirlerine iyi gelen bu iki ses, zamanla birbirine aşık olur. Her, aşkı ve insanlığı sorgulatan etkileyici bir aşk öyküsüdür. Filmin kalabalık bir şehirdeki yalnızlığı anlatan kareleri ise nefis bir seyir sağlamaktadır.
The Shape of Water
Yapım Yılı: 2017
IMDb Puanı: 7,3
del Toro’nun 2017’ye damgasını vuran filmi, Soğuk Savaş dönemi Amerika’sında geçer. Elisa, gizli bir laboratuvarda temizlikçi olarak çalışan sıradan bir kadındır. Devlete ait olan bu laboratuvarda nelerin yapıldığında dair hiçbir fikri yoktur. Elisa, kendisi gibi laboratuvarda çalışan Zelda ile bu deneye dair çok gizli bilgilere erişir. Su dolu bir tüpün içinde hapsedilmiş bir yaratık bulunmaktadır. Elisa, her gün bu yaratık ile konuşmaya ve onu anlamaya çalışır. İkilinin arasında, kimsenin anlam veremediği bir bağ oluşur. En İyi Film dalında Oscar Ödülü’ne sahip olan filmin başrolünde Sally Hawkins yer alıyor.
Before Midnight
Yapım Yılı: 2013
IMDb Puanı: 7,9
Before serisi sinemanın en vurucu aşk hikayelerinden birini ele aldı. Bir trende tanışıp aşık olduktan sonra hayatlarına geri dönen Celine ve Jesse, 9 yıl sonra dünyanın öbür ucunda tekrar rastlayarak aşklarına kaldıkları yerden devam etmişti. Bu etkileyici aşk hikayesinde üçüncü durağımız, artık evli ve iki çocuk sahibi olan ikilinin Yunanistan tatili oluyor. Celine ve Jesse’nin hikayesine adım adım tanık olduğumuz serinin son filmi Before Midnight, bu kez beraberinde sorunları da getiriyor. Celine ve Jesse, 18 yılın ardından yıpranan ilişkilerini gözden geçirerek sahici bir ilişki perspektifi çiziyor. Yine beyaz perdenin en doğal diyaloglarına sahip olan filmde Ethan Hawke ve Julie Delpy’nin performansı öne çıkıyor.
Love, Rosie
Yapım Yılı: 2014
IMDb Puanı: 7,2
Çocukluk arkadaşı olan Alex ve Rosie, 18 yaşından sonra iş ve okul tercihleri yüzünden ayrılmak zorunda kalır. Bağını hiçbir zaman koparmayan ikili, özel hayatları konusunda oldukça başarısızdır. Yıllar sonra bir araya geldiklerinde ise gerçek sevginin peşinden giderler. Sımsıcak bir aşk hikayesine kapı aralayan filmde Lily Collins ve Sam Clafin başrolü paylaşır.
Only Lovers Left Alive
Yapım Yılı: 2013
IMDb Puanı: 7,3
Romantizm türünün aykırı filmi Only Lovers Left Alive, iki aşık vampirin ölümlülerin arasındaki hayatını konu alır. Adam, her şeyin anlamsız olduğu bir kasabada kendi müziğini yapmaktadır. Eve ise dünyanın öbür ucunda başına buyruk bir hayat yaşamaktadır. İkilinin ortak özelliği, hayata olan karamsar bakışlarıdır. Başrolde ana akım filmlerde sıklıkla gördüğümüz yakışıklı aktör Tom Hiddleston ve Tilda Swinton yer alır.
About Time
Yapım Yılı: 2013
IMDb Puanı: 7,8
Richard Curtis’in fantastik bir romantizmi anlattığı filmi About Time, zamanı ve mekanı aşan bir aşkı konu alır. Tim Lake, babadan oğula aktarılan gizli bir yeteneğe sahiptir. Zamanda yolculuk yapmasını sağlayan bu yetenek, Tim’e 21 yaşına basınca verilir. Tim, bu yeteneğini aşık olduğu Mary’i tavlamak için kullanır. Amacını gerçekleştirdikten sonra sıra bu yeteneğini Mary’den saklayarak mutlu bir yuva kurmaya gelir.
