Ölümünün üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen hala dünyanın en iyi yorumcularından biri olarak gösterilen Freddie Mercury, yalnızca güçlü sesi ile değil, sahneyi dolduran enerjisi ve kendine has tarzı ile de unutulmaz isimlerden biri haline geldi. Freddie Mercury’nin hayat hikayesine kısa bir bakış atınca, Queen ile başlayan dünya çapındaki başarısının tesadüf olmadığını göreceksiniz.
Dünya’nın en güçlü yorumcularından biri olan Freddie Mercury, 1946 yılında Zanzibar’da dünyaya geldi. Daha sonra Birleşik Krallık’a taşınarak yaşamına burada devam eden Freddie Mercury, Hint asıllı olduğunu hayatta olduğu süre boyunca çok fazla dile getirmedi. Bu çekince, ölümünün ardından grup arkadaşları tarafından “kökeninin müziğinin önüne geçmesini istemediği” şeklinde açıklandı. Hindistan’da bir yatılı okulda çocukluk yıllarını geçiren müzisyen, bu yıllarda müziğe olan ilgisini keşfederek piyano çalmaya ve dönemin öne çıkan yorumcularını dinlemeye başladı.
Müziğe Başlaması
Freddie Mercury’nin müziğe başlaması, kendisine ilham veren müzisyenleri keşfetmesiyle gerçekleşti. Daha sonra sık sık bahsettiği Jimi Hendrix, The Beatles ve Led Zeppelin gibi isimler Freddie Mercury’nin müzik görüşünün oluşmasına zemin hazırladı.
Mercury ilk müzik grubu olan The Hectics’e, ortaokul yıllarında katıldı. Hayranlık uyandıran vokalinin ilk adımlarını burada atan Freddie Mercury, kendisini dünyanın en iyilerinden biri haline getiren vokalini geliştirmek için herhangi bir eğitim almadı. Bu organik ve güçlü yorum, müzik hayatının her adımında etkisini göstererek benzerlerinden kısa sürede sıyrılmasını ve bugün severek dinlediğimiz Queen efsanesinin doğmasını sağladı.
Queen Dönemi
Yılların eskitemediği efsane grup Queen, Mercury için hayal ettiği müziği özgürce gerçekleştirebildiği bir alandı. Queen, döneminin müzik anlayışında çığır açan bir etkiye sahip olması, Freddie Mercury’e yeni şeyler denemek için cesaret veriyordu. Bu sayede Freddy Mercury, farklı müzik türlerini bir araya getirerek ortaya çıkardığı yenilikçi müziğini icra etmeye başladı.
Queen’in, Freddie Mercury’nin hayatında yalnızca müzikal bir amaçla yer aldığını söylemek oldukça yüzeysel olacaktır. Çünkü 1971’de oluşan bu müzik grubu, güçlü arkadaşlık bağları sayesinde de Freddie Mercury’nin hayatında önemli bir yere sahip olmuştur. Mercury’nin ölümüne kadar yanında olan Brian May, Roger Taylor ve John Deacon, daha sonra ünlü şarkıcının adını taşıyan bir dernek kurmuştur.
Özel Hayatı
Freddie Mercury, müzisyen kimliğinin yanında tarzı ve giyimi ile de döneminin öne çıkan isimlerinden biriydi. Bu özgün stili yalnızca kendi dönemiyle sınırlı kalmadı, kendinden sonraki müzisyenler için de ilham kaynağı oldu. Freddy Mercury ile birlikte sahneyi yalnızca şarkı söylemek yerine baştan sona şov figürleri için kullanma anlayışı yaygınlaşmaya başladı. Bunun dışında Freddie Mercury’nin en ünlü sahne şovu, dinleyenleri de şarkılara dahil ederek interaktif bir konser sağlaması olmuştur. Dinleyenleri ile kurduğu bu aracısız ve güçlü bağ, ürettiği müziğin hayranlar tarafından kısa zamanda benimsenmesine ve duygusal bir yer edinmesine olanak sağlamıştır.
Grup üyeleri dışında Freddie Mercury’nin hayatında önemli yere sahip olan iki isim vardı. Bunlar, Freddie Mercury ile duygusal bir beraberlik yaşamış olan Mary Austin ve Jim Hutton’dır. Mary Austin ile yaşadığı birliktelikten sonra eşcinsel olduğunu açıklayan ünlü şarkıcı, hayatının sonuna kadar Mary Austin ile dost kalmaya devam etmiştir. Bu kıymetli arkadaşlık, Mercury’nin pek çok röportajında ve eserinde kendine yer bulmayı başarmıştır.
Freddie Mercury’nin müzik dışında görsel sanatlara da ilgisi bulunmaktaydı. Aynı zamanda eğitimini de gördüğü görsel sanatlar kapsamında sıklıkla kendi tasarladığı kıyafetleri giyerdi. Baştan sona özgün, ilham verici ve yetenekli bir personaya sahip olan Freddie Mercury, 45 yaşında AIDS’le olan savaşında yenik düşerek hayatını kaybetti.
Müzik Dünyasında Freddy Mercury’nin Yeri
Freddie Mercury, müzik dünyasının yeri doldurulamayacak isimlerinden biridir. Bohemian Rhapsody, Somebody to Love, We Are the Champions, Killer Queen ve Don’t Stop Me Now gibi döneminin ötesine taşınan birçok hit parça Freddie Mercury tarafından yazılarak bestelenmiştir. Freddy Mercury, Queen ile ortaya koyduğu başarıdan sonra MR Bad Guy ve Barcelona adlı iki solo albüm çıkarmıştır. Birçok yenilikçi miksaja ev sahipliği yapan solo albümler, Freddie Mercury’nin grup dışında da unutulmaz eserlere imza atabilen yetenekli bir müzisyen olduğunu kanıtlamaktadır. Bu başarı, Freddie Mercury’nin ölümünden sonra da etkisini sürdürdüğü için şarkıcının solo albümleri günümüzde hala ödül almaya devam etmektedir.