Meyve ve sebzelerin doğala yakın halini tüketmek isterseniz -ki bu herkesin bir isteği olsa gerek- mevsiminde tüketmelisiniz. Çünkü mevsiminde tüketilen meyve ve sebzelere, yetiştirilme koşulları elverişli olduğu için hormon takviyesi mümkün olduğunca yapılmaz. Bu durumda vücudumuz için daha sağlıklıdır. Sebzeler içeriğindeki vitaminlerden dolayı bizleri hastalıklara karşı korumakla kalmaz, yüksek lif oranlarından dolayı kilo vermeye de yardımcı olurlar. Bu yüzden öğünlerimizde sebzelere mutlaka yer vermeliyiz. Hazır eylül ayına yaklaşıyorken sizler için eylül ayı sebzelerini bir araya getirdik.
1- Semizotu
Semizotu çorbası, salatası, yemeği ve mezesi yapılan, çok sevilen bir çeşit yapraklı sebze. Toprakla doğrudan temas eden bu sebzeyi temizlemek biraz zaman alsa da lezzetinden dolayı çok seveceğiniz bir işe dönüşebilir. Temizlerken sirkeli suda bekletmenizi tavsiye ederim. İsterseniz yapraklarını tek tek ayırıp soğuk yoğurtla karıştırarak yaz aylarına uygun, serinletici, ferah bir meze haline getirebilirsiniz. İsterseniz yapraklarını ince ince kıyıp pirinçle birlikte yemeğini yapabilirsiniz.
Semizotuyla başka neler yapabilirim diye soracak olursanız her şey yapabilirsiniz. Yeter ki faydalarından istifade etmek isteyin. Mesela blenderdan geçirerek semizotlu harika bir smoothie hazırlayabilirsiniz. Çok fazla bilinmese de sirkeli suda 15 gün bekleterek turşusunu yapabilirsiniz. Tamamen keyfinize kalmış. Faydalarına da kısaca bir değinecek olursak, semizotunun en bilinen faydası anne sütünü arttırması. Ayrıca semizotu, hem kilo vermeye yardımcıdır hem de omega-3 yağ asidi içeriği sebebiyle balık tüketemeyenlere harika bir alternatiftir.
2- Bamya
Kimisinin çok sevdiği, kimisinin olabildiğince uzak durduğu sıradaki sebzemiz bamya, aslında özenle hazırlandığında sevilebilir hale gelebiliyor. Et sevenler etli bamya yemeğini, sevmeyenler zeytinyağlı domatesli yemeğini yapabilir. Böylelikle damak tadınıza uygun hale getirebilirsiniz. Bamyanın hazırlanışı da biraz zahmetli. Bamyayı keserken tepe kısmını kesmediğinizden emin olmalısınız. Bu işlem bamyanın salyalaşmaması için önemlidir. Ardından bamyanın sap kısmının külah şeklinde kaldığını göreceksiniz. Eğer bamyanın tepe kısmı düz bir şekilde kesilip atılırsa pişme sırasında bamya salyalaşır. Bu sebeple koni şeklinde kesmeye özen göstermelisiniz.
Birkaç faydasından da bahsedersek, bamyanın yüksek miktarda lifler içermesi özellikle sindirim sistemi için çok faydalıdır. Ayrıca çok şaşırtıcı bir şekilde astıma iyi gelir. Kronik astım tanısı konulan kişilere bol miktarda bamya tüketimi önerilir.
3- Barbunya
Barbunya, fasulyenin bir çeşididir. Sebze sınıfına aldık ama aslında bir kuru baklagildir. Türk mutfağının lezzetli yemeklerinden biri olan zeytinyağlı barbunya pilakinin de öncüsüdür. Barbunyayı 1 gün önceden ıslatarak pişirmek, hem daha kolay pişmesini sağlayacak hem de gaz yapma sorununu ortadan kaldıracaktır. Ayrıca barbunyayı haşladıktan sonra siyah suyunu süzüp yemeği öyle yapılmalıdır. Barbunyanın sadece pilakisi var demek, barbunyaya haksızlık olacaktır. İsterseniz çorbasını da yaparak barbunyadan yararlanabilirsiniz. Çorbasını sevmeyenlere barbunya ezmesini önerebiliriz. Humusun yerini alan barbunya ezmesi, hem kolay yapılır hem de çok lezzetlidir. Ya da barbunyayı salatalarımıza ekleyerek protein eksiğimizi kapatabiliriz.
Bunu da sevmeyenlere barbunyalı vejetaryen köfteyi önerebiliriz. Hatta bu muhteşem köftenin tarifini verelim, çok seveceksiniz. Barbunyaları tencereye alıp üzerini geçecek kadar su ekleyin. Kısık ateşte yumuşayıncaya kadar pişirin. Suyunu süzüp mutfak robotunda püre haline getirin. Rendelenmiş soğan, yumurta, galeta unu, kıyılmış maydanoz, kimyon, kırmızı pul biber, karabiber ve tuz ekleyip yoğurun. 1 saat kadar buzdolabında bekletin. Ellerinizi ıslatarak karışımdan dilediğiniz büyüklükte parçalar koparın. Galeta ununa bulayıp yağ çekmemesi için kızgın ve derin yağda kızartın.
4- Mantar
Ülkemizde mantarın birçok çeşidi bulunur. Her biri ayrı lezzetli ve faydalıdır. Yine kullanımı da çeşitlidir. Ben mesela en çok mantarlı tavuk soteyi severim. Farklılık isteyenlere mantarlı pilavı da önerebilirim. Ayrıca istiridye mantarıyla salata yaparak mantardan faydalanabilirsiniz. Mantarlı makarna da harikadır. Mantarlı krepler, fırında kaşarlı mantarlar da diğer seçeneklerdir.
Mantarlar, vitamin, mineral, protein ve antioksidan kaynağıdırlar. Ancak bu değerli besin öğelerinden yararlanabilmek için pişirme yöntemine de dikkat etmek gerekir. Food Sciences and Nutrition Dergisi’nin yaptığı araştırmalar sonucunda mantarları, kaynatmanın ve ızgara yapmanın besin değerlerini en çok azaltan pişirme tekniği olduğunun ortaya çıktığını belirtti. Mikrodalga ve tavada az yağla kavrularak suyunu salmayan mantarların antioksidan seviyelerinin daha yüksek olduğunun bilgisini verdi. Mantarın en önemli faydası, kanserle savaşması ve kanseri önlemesidir. Bu yüzden mutfağımızda mantara mutlaka yer vermeliyiz
5- Kırmızı Turp
Genelde salatasıyla bildiğimiz kırmızı turpun yaprağı da kendisi kadar faydalı. Turp yapraklarını çorbalara ya da salatalara ilave ederek ya da ıspanak gibi pişirip yemeğini yaparak kullanabiliriz. Havuç ve rokayla birlikte salatası yapıldığında en çok arananların arasına giren kırmızı turp, balığın yanına da çok yakışır. Gelelim kırmızı turpun faydalarına. Sindirimi kolaylaştırarak sindirim sağlığına etki eder. En doğal antioksidan kaynaklarından birisidir ki bu da hastalıklardan koruyucu özellik gösterir. Hücreleri onararak cildi güzelleştirir. Kırmızı turpun içinde bulunan zengin mineral ve vitaminler genel anlamda insan metabolizmasına da etki ederek metabolizmayı hızlandırır ve kilo vermeye yardımcıdır.