Toy Story 4 Film İncelemesi

Çocukluğumuzun başrollerinde yer alan Toy Story serisi, animasyon filmlerinin sadece çocuklara değil her yaştan insana hitap ettiğini kanıtlar nitelikte. Öyle ki, 1995 yılında ilk filmini çocukken izleyen insanlar bugün orta yaşlılar ve serinin 4. filmini büyük bir ilgiyle izliyorlar. Kovboyumuz Woody başrolde olmak üzere oyuncakların hayatlarını izlediğimiz bu serinin 3. filminde Andy, oyuncaklarına oldukça dramatik bir şekilde veda etmişti ki zaten bu filmle serinin sonlanması planlanıyordu. Ancak 3. filmin gişedeki büyük başarısı sebebiyle 4. bir film daha yapılacağı açıklandı ve bu da kahramanlarımıza veda etmek için bir şans daha elde etmemize sebep oldu.

Toy Story 4 film incelemesi

Toy Story 4 Konusu

Serinin 3. filminde Andy, artık büyüdüğü için oyuncaklarına veda etmişti. Bu sebeple karakterlerimiz artık Bonnie isimli küçük bir kızla beraberler. Bonnie, içine kapanık bir kız ve anaokulunun ilk gününü atık malzemelerden yaptığı oyuncağı Forky ile geçiriyor. Forky, atık malzemelerden yapılması sebebiyle birtakım kişilik problemleri yaşıyor. Forky’nin aralarına katılmasıyla oyuncaklar, diğer filmlerde olduğu gibi sürükleyici bir maceraya atılıyorlar.

Dış dünyaya açıldıkları bu macerada Woody’yi diğer filmlerden farklı bir ruh hali içerisinde izliyoruz. Kovboyumuz, Bonnie kendisiyle pek oynamadığı için üzgün ancak bu sefer kendini sevdirmeye çalışmak yerine Bonnie’nin mutluluğu için elinden geleni yapmaya hazır vaziyette. Atıldıkları macerada karşılaştığımız bir diğer karakter ise serinin 2. filminde izleyip daha sonra akıbetini bilmediğimiz Bo Peep. Bo, özgüvenli ve güçlü karakteriyle hikâyeye yön veriyor.

Fragmanlarda sıkça karşılaştığımız Duke Caboom karakteri ise Bo’nun tersine özgüvensiz halleriyle dikkat çekiyor. Kendisini filmin orijinalinde Keanu Reeves’in seslendirmesi filmi bir de İngilizce versiyonuyla izlememiz için oldukça yeterli bir sebep. Bunny ve Ducky isimli peluş oyuncaklar, lunaparkta hediye olarak verilen oyuncaklardan. Ancak uzun süredir bir çocuğun oyuncağı olmayı beklemekten biraz delirmişler ve inanılmaz komikler. Filme katılan yeni karakterlerin yanı sıra eski dostlarımız Buzz Lightyear, Jessie, Patates Kafalar, Hamm, Rex, Slinky’i de görüyoruz ancak yeni karakterlere nazaran biraz geri planda kalıyorlar.

Toy Story 4 film incelemesi

Toy Story 4 Başarılı Bir Devam Filmi mi?

Serinin normalde 3 film olarak planlanmasından dolayı 4. bir film yapılması akıllara sırf gişe başarısı için yapılmış başarısız bir devam filmi olması şüphelerini düşürüyor. Ancak bana kalırsa durum pek öyle değil. 3. filmin gişedeki başarısının yapımcıları 4. filmi yapmaya itmesi inkâr edilemez ama işin üstesinden gelinmiş görünüyor. Çünkü filmde baş kahramanımız Woody’i artık farklı tavırlar içerisinde izliyoruz. Ayrıca kahramanlarımıza vedamız da başarılı bir şekilde işlenmiş ve havada kalmıyor. Spoiler vermemek için daha fazla yazmıyorum. Zaten Toy Story çocukluğumuzdan beri çok sevdiğimiz bir seri olduğundan 4. bir film izlemek hiç de gereksiz gelmiyor.

Özet

Ana karakterlerin yanı sıra yan karakterlerin hikayeleri de başarılı şekilde belirli temellere oturtulduğundan film, karakter ve hikâye olarak oldukça dolu. Her karakterle empati kurabiliyoruz ve filmde gereksiz sahnelere yer verilmemiş. Bu sebeple tempo açısından da sıkıntı yaşamıyoruz. Film, izleyenleri sıkmıyor ve hikâye oldukça akıcı şekilde işlenmiş. Filmin komikliği ise bahsetmeden geçilemez. Espriler güzel şekilde yerleştirilmiş ve asla sırıtmıyor. Sonuç olarak Toy Story serisi Disney – Pixar iş birliği animasyonlar arasında en başarılılardan. Serinin son filmi ise önceki 3 filmi gibi izlenmeyi sonuna kadar hak ediyor. Kalplerimizde yer edinmiş bu seriye veda etmek bizi üzse de bundan daha güzel bir veda şekli düşünemiyorum.

 

Yazar: Medine Şimşek

1999 yılında kendisine sorulmadan dünyaya geldi. Yine kendisine sorulmadan başlayan eğitim hayatı şu sıralar İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık bölümünde devam ediyor. Sinema ve dizi hakkında yazmak ise kendi isteğiyle yaptığı nadir şeylerden.

Buna Da Göz At

The Platform Film İncelemesi ve Yorumlar

Geçtiğimiz günlerde Netflix’te yerin alan The Platform, açılışını geçen seneki Toronto Film Festivali’nde yapan bir …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir